İnsanoğlunun yarattığı her şey önce hayal edildi, sonra yaratıldı. Siz hayatınızda ne olmasını istiyorsanız önce hayal etmesini öğreneceksiniz, hayal edemediğiniz bir şeyi yaratamazsınız. Hayal bile edemiyorsanız nasıl yaratacaksınız? Hayal bile edemediğiniz evi yapamaz, hayal edemediğiniz bir arabaya sahip olamazsınız. Önce hayal edeceğiz, ardından hayal ettiğimiz şeyler somut bir şekilde hayatımızda olacak, gerçek hayatta önümüze çıkacak. Önce hayal edeceğiz, sonra onları kendimize çekeceğiz, yani biz onları yaratacağız. Örneğin insanoğlu Ay’a gitmeyi hayal etti ve bunu başardı. Aya gidebileceğimize inanmayıp nasıl gideceğimizi hayal edip planlama-saydık gitmemiz mümkün olur muydu?
Hayal gücü, her zaman çok güçlüdür. Yapılması gereken tek şey devamlı hayal etmek ve gözümüzde canlandırmak. Böylece bilincimizin her türlü blokajını kaldırır ve hayal ettiklerimizi kendimize çekeriz. Yaşadığımız mevcut hayatı biz hayal ettik. Hayatımız, bilinçaltımıza yüklediğimiz düşüncelerin sonucunda elde ettiğimiz sonuçlardır. Kötü bir hayatımız varsa, bilinçaltımıza olumsuz düşünceler ektiğimizdendir. Maydanoz ekip, nane biçemeyiz. Ne ektiysek onu biçeriz, ne hayal ettiysek onu yaşarız.
Hayallerimizin kalitesini, olumlu şekilde artırdıkça, hayatımız da olumlu yöne doğru kanalize olur. Çünkü evren bir mıknatıs gibidir. Biz, bir enerjiyiz ve evren de düşüncelerimiz doğrultusunda bizim istediklerimizi bize getirir. “Beni kimse sevmiyor, hayat beni sevmiyor, benim her işim ters gidiyor, ben hep başarısız oluyorum, ben bir şey başaramam” diye düşünüp içsel olarak devamlı tekrar ettiğimiz zaman sevgi, başarı gibi olumlu durumları hayatımıza çekmemiz mümkün olmaz.
İşin sırrı; kendimizi sevmekte, kendimize güvenmekte ve devamlı olumlu şeyleri ekmektedir. Tabii ki sadece hayal ederek hiçbir şey elde edemeyiz. Hayal edince beynimiz gideceğimiz güzergahı bize gösterir. Biz de bu yolda giderek idealimize ulaşırız. Herkes her şeyi biliyor, fark yaratanlar yapanlardır. Siz de yapanlar grubuna terfi edin!